Tarihçe 13 Aralık 2023, 14:37
Akarçay
COĞRAFİ YAPI Akarçay Kasabası Almus baraj gölünün kuzey sahil şeridinde kurulmuş ve Almus’a 26 km uzaklıkta doğusunda Dikili Kasabası, batısında Armutalan Köyü, Kuzey batısında Oğulbey Köyü, kuzeyinde Akıncı dağları, güneyinde Almus baraj gölü ile çevrili bölgenin en eski ve etkili yerleşim yeriAkarçay kasabası Almus baraj gölünün kuzey sahil şeridinde kurulmuş ve Almus’a 26 km uzaklıkta doğusunda Dikili Kasabası, batısında Armutalan Köyü, Kuzey batısında Oğulbey Köyü, kuzeyinde Akıncı dağları, güneyinde Almus baraj gölü ile çevrili bölgenin en eski ve etkili yerleşim yeridir.
TARİHÇE
Kasabanın kuruluşu çeşitli kaynaklara göre bindörtyüzlü yıllara dayanmaktadır. Beldenin kuzey tarafında Kelkit ve Tozanlı vadilerine hakim dağların zirvesinde Akarçay Kalesi diye bilinen “Akıncı Kalesi” bulunmaktadır. Kale Tozanlı ve Niksar ovalarının fethinde rol oynamış olup, akıncı birliklerinin arkasından yerleşmek için gelen Türk boylarına destek ve koruma sağlamıştır. İşte bu yıllarda Horasan’dan yola çıkan Meyilli aşiretinin bölgeye yerleşmesi ile Meğelli Köyü kurulmuş, 1972 yılında içinden geçen çayın da etkisiyle adı Akarçay olarak değiştirilmiştir. Bölgenin en büyük yerleşim yeri olan Akarçay’ın genel olarak geçim kaynağı tarım ve havyacılığa dayanmaktadır. Daha çok ailenin kendi ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik olarak yapılan hayvancılık bir türlü ticari amaca uygun hale gelecek şekilde geliştirilememiştir. Tarım faaliyetleri de genel olarak kendi ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik yapılıyor olsa da özellikle şeker pancarı, nohut, mısır vb. tarımsal ürünler maddi kazanç sağlamak amacıyla yapılmaktadır. Tüm bölgede olduğu gibi kasabada ciddi oranda su ihtiyacı bulunmaktadır. Sulama amaçlı başlatılan kanal projesi uzun yıllardır faaliyete geçirilememiş ve Belediye tarafından geçen yıl yapılan Baraj gölünden su çekilmesi, var olan bu ihtiyacı kısmen de olsa gidermiştir. Halkın kasabaya olan bağlılığı, birlik ve beraberlik duygularının had safa da yaşanması nedeniyle uzun yıllar dışarıya göç vermeyen ve dağılmayan kasaba yurt dışına işçi gönderilmesi ve seksenli yıllardan sonra artan nüfusun, ekonomik ve sosyal ihtiyaçların karşılanması amacıyla hızlı bir şekilde İstanbul ve Almanya ya göç vermeye başlamıştır. Şu anda yaklaşık Almanya da 150 İstanbul da ise 600 ailenin yaşadığı bilinmektedir. Yazları yayla dan dönüş gününde diğer ilçeler ve köylerden gelen dostların katılımıyla yapılan ve 1974 Kıbrıs harekatında sonlandırılan ve bir daha tekrarlanmayan ‘’göç akşamı’’ olarak adlandırılan eğlencenin halkın köye olan bağlılığında ve göç vermemesinde çok etkili olduğu düşünülmektedir. seksenli yıllarda göç eden eden nüfusun genel olarak emeklilik sürecine girdiği ve 3-5 yıl içerisinde emekli olmasıyla birlikte büyük bir kısmının kasabaya dönüş yapması beklenmektedir. Kasaba 1980′li yıllarda gerek eğitim gerekse kültürel faaliyetler yönünden altın çağını yaşamıştır. Özellikle kasaba da bulunan okullarda ki öğrenci sayıları, PTT, tarım kredi koop. vb. resmi kurum ve kuruluşlar ile belediyenin etkin faaliyetleri, devlet-vatandaş işbirliği ile yapılan okullar ve buralarda görev yapan özverili çalışanlarla kasaba da ciddi anlamda bir dönüm noktası yaşanmış ve devam etmektedir.